Soru
"Keramet de, ikram da Allah'ın fiilleridir. Fakat keramette insanın çabası ve gayreti olduğu için, bu fiili, insan kendinden zannedebilir" diyorsunuz. Keramet nasıl kesb ve gayretle kazanabilinir? Bunu örneklerle acabilir misiniz?
Cevabımız
Değerli Kardeşimiz;
Buradaki kesb zahiri bir kesbtir. Hakiki değildir. Gerek mucize ve keramette olsun, gerekse de ikram ve istidrac da olsun, hiç birinde kişinin kesbi yoktur. Tümünü de yaratan Allahtır. Buradaki kesb zahiridir dedik. Yani kerametler daha çok belli bir makama sahip insanlarda olur. Buradan şöyle bir mana çıkar. Demek ki keramet göstermek için belli bir makama gelmek lazımdır. Madem ben keramet gösteriyorum, öyle ise bir makamı çıkmışım gibi bir mülahaza kişinin ayağını kaydırabilir. Ama ikram ise makamı gerektirmez. Allah herkese verir. Burada kişinin kendine isnadı söz konusu değildir. Mevzunun daha iyi anlaşılması için şöyle bir misal verebiliriz. Bir hastayı, doktor muayene edip tedavi ettikten sonra iyileşirse, doktor kendine güvenerek gurura kapılıp, şifayı kendine isnat edebilir. Ama sıradan bir vatandaş bir tavsiyede bulunsa ve hasta şifa bulsa, kişi buradaki şifayı kendine vermez. Çünkü bu sahada bir kesbi olmamış, doktorluktan anlamaz. Halbu ki, hem doktorun ve hem de sıradan adamın vesile olduğu şifayı yaratan Allahtır. Keramette de bir makam olduğu için, kişi kerameti kendi makamının neticesi olarak kabul edebilir.
Selam ve dua ile...